Kabızlık, büyük abdestin düzensiz aralıklarla ve güçlükle yapılmasıdır.
Yiyecek artıkları, bağırsaklardan, bağırsakların düzenli kasılmalarıyla (peristalsis) geçer. Kalın bağırsaklar dolunca bir refleks davranışı olarak dışarı çıkılır (defekasyon). Ne denli sık dışarı çıkıldığı ise kişiden kişiye değişir. Günde bir kez dışarı çıkmak olağandır. Ancak, büyük abdestlerini, daha uzun aralıklarla yapanların, bu durum bir güçlük yada acı konusu olmuyorsa kaygılanmamaları gerekir.
Peristalsisin düzenli bir biçimde sürdürülebilmesi için yeterince lahana, portakal, kepek gibi posalı yiyecekler yenmelidir. Yeterince sıvı alınması, kabızlığı önlemek açısından zorunludur. Çünkü, bedenin susuz kalması durumunda, bağırsaklardan gereğinden fazla sıvı emilir ve bağırsak kasılmaları yavaşlar.
İlaç
Müshil ilaçlarının gereğinden fazla kullanılması hem gereksizdir ve hem de ters sonuç verir. Bu tür ilaçların sürekli kullanılması, kabızlığın daha uzun
sürmesine neden olabilir. Defekasyon sırasındaki acılarını gidermek için hafif ilaçlar kullanılabilir. Ancak bu, bir alışkanlık durumuna getirilmemelidir.
Anüste yara
Dışkının sert ve düzensiz olması, anüs çevresindeki derinin yırtılmasına neden olabilir. Bu durumda, defekasyon (dışarı çıkma) çok acılı olacaktır. Defekasyonun acı çekmek korkusuyla geciktirilmesi, sorunu daha da ağırlaştıracaktır. Bu durumdaki çocuğun dışkısına sık sık kan karıştığı görülecektir.
Tedavinin amacı, bağırsak hareketlerini yumuşatmaktır. Tedavi sırasında alınan gıdalarda değişiklik yapılabilir ve kısa bir süre için hafif bir müshil kullanılabilir. Defekasyondan önce lokal bir anestetik krem sürülmesi yararlı olacaktır.
Kronik kabızlık
Kabızlığın uzun sürmesi durumunda, kalın bağırsak kasları uzar ve kasılma güçlerini yitirirler. Bu rahatsızlığın genellikle psikolojik ve bunun yanı sıra fiziksel bir nedeni vardır ve fazla gecikilmeden doktora başvurulmasını gerektirir. Doktor, kimi zaman bağırsakların lağman yoluyla temizlenmesini önerebilir. Lağman sonrasında düzenli defekasyonu sağlayacak önlemler alınmalıdır.
Bebeklerde Çocuklarda Altına kaçırma
Bezlenmeyen bir çocuğun kaza İle altına büyük abdestini yapmasının üzerinde durulmamalıdır. Olay, psikolojik nedenlerle de olabilir. Çocuk kendine güven duymuyor ya da yeni doğan kardeşini kıskanıyorsa, altına yapabilir. Psikolojik sorunlar anlaşıldıktan ve çözümlendikten sonra, altına kaçırma olayı da, ortadan kalkar. Çocuğun olduğu kadar, anne ve babanın da önemli duygusal ve psikolojik sorunları söz konusu olduğunda, çocuğun durumunda bir düzelme ortaya çıkmadan önce, sorunların belirlenmesini ve çocuğun kendine güvenini yeniden kazanmasını beklemek gerekir.
Altına kaçırma, sürekli kabızlığın sonucu da olabilir.Aşırı yumuşak ya da sıvı durumundaki dışkı, sürekli dolu kalın bağırsaklardan geçerek, dışarı sızabilir. Anüs kaslarını denetleyemeyen çocuk, farkında olmadığı bu sızıntıyı, istese de durduramaz. Altına kaçırma, sorun yaratan ve utanç verici bir olaydır. Ancak, çocuğa bu nedenle kötü davranılmaması zorunludur. Bunun yerine nedenlerin anlaşılmasına çalışılması ve doktora başvurulması gerekir.