Çocuklar genellikle üç yaşına doğru cinsel konularla ilgilenirler, kız-erkek ayırımını yapar ve kız ya da erkek oluşlarının bilincine varırlar. Bir başka deyişle, 3-4 yaşlarında çocuklar cinsel kimliğinin farkına varır, karşı cinsle farklılığını ayırt eder. Daha sonra kendi cinsiyetindeki ebeveyni model alarak o cinsiyete uygun davranışları sergilemeye başlar. Bu süreç içinde kız çocukları anneleri, erkek çocukları babaları ya da yakınları ile özdeşimler kurmaya ve onlar gibi davranmaya başlarlar.
Kız çocuklar için annenin, erkek çocuklar için babanın uygun örnek olmadığı durumlarda çocuk cinsel kimliğini geliştirmede bocalama yaşayabilir. Örneğin yalnız anne, ablalar, teyzeler bir başka deyişle kadın örneklerin bulunduğu bir ev ortamı, babanın evden uzak olduğu ya da silik, güçsüz, yetersiz bir baba örneğinin bulunduğu ailelerde bu gelişim sağlıklı ilerlemeyebilir. Çocuktaki bu cinsel rollere yönelmede anne baba ve çevredeki yetişkinlerin tutumları çok önemlidir. Örneğin, anne babanın, bebeğin cinsiyeti ile ilgili beklentisi, farklı cinsiyette bir bebeğe sahip olma durumunda sürebilmektedir. Erkek çocuk beklentisindeki bir anne, baba, büyükanne ya da diğer aile büyüklerinin kız çocuğunda görükleri erkeksi davranışları destekleyebildikleri, bu tutumların ise çocuğun kendi cinsiyetine özgü rolleri kabullenmesini zorlaştırdığı bilinmektedir.
Bu dönemde anne babanın burada örnek olarak verdiğimiz aşırı tutumları denetleyebilmesi, çocuğun kendi cinsiyeti ile ilgili modellerle daha fazla birlikte olması (erkek çocuk baba ile kısa süreli bir arada olabiliyorsa, dayı ya da amca ile birlikte olunan ortam ve zamanların yaratılması gibi), oyuncak, elbise seçimlerinde çocuğu dolaylı yönlendirme, özellikle her alanda inatlaşma ve karşı gelmenin belirgin olduğu bu dönemde çocuklarla cinsiyetle ilgili bu tutumlar konusunda inatlaşmamak önemlidir. Anne babalar çocuğun kişiliğinin ve kalıcı olan cinsel kimliğinin 11-13 yaşları arasında şekillendiğini unutmamalıdır. Gelişimin daha önceki dönemlerinde ortaya çıkan böylesi davranış örneklerini çözümü olmayan bir cinsel kimlik bozukluğu olarak değerlendirmemesi önemlidir.