Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü Ömer Tontuş, yaptığı açıklamada, sağlık alanında hizmet kalitesi göstergelerinden birinin, “uluslararası alanda akreditasyon” olduğunu hatırlattı. Akreditasyonun, güvenilirlik sağladığının altını çizen Tontuş, özellikle yurtdışından Türkiye’ye gelecek hastalar için bunun önemli bir kriter olduğunu ifade etti.
Onuncu Kalkınma Planı Sağlık Turizminin Geliştirilmesi Programı Eylem Planı’nda, sağlık turizmi teşvik uygulamalarından yararlanmak için akreditasyon belgesine sahip olma şartı arandığını hatırlatan Tontuş, “Buna göre, kaliteli hizmet sunan kurumların (medikal ve termal tesisler, aracı kurumlar) desteklenmesi ve hizmet kalitesinin artırılması amacıyla teşvik sisteminden faydalanmak için akreditasyon şartı getirilecek. Hizmet sektörünün desteklenmesine yönelik genelge ile sağlanan yurtdışı tanıtım desteği, akreditasyon belgesi desteği, hastaların uçuş masraflarının desteklenmesi, yurtdışında birim açılması, tercümanlık hizmetleri gibi desteklerden yararlanmak koşula bağlı olacak” diye konuştu.
“BELLİ KRİTERLERİN UYGULAMAYA GEÇİRİLMESİ GEREKİYOR”
Tontuş, Türkiye’nin, 2017 yılı sonu itibariyle akredite kuruluşlarıyla sağlık hizmeti veren bir ülke olacağını belirterek, şöyle devam etti:
“Bundan sonraki süreçte akredite olmamış sağlık kuruluşları, herhangi bir teşvikten yararlanamayacak. Sağlık turizmi ile ilgili bir hedefi olan kuruluşun, mutlaka akredite olması gerekiyor. Bu şekilde, sektörün kendisine çeki düzen vermesini, uluslararası kalitede hizmet vermesini sağlayacak.
“HASTA, HAVALİMANINDA KARŞILANACAK”
Yeni kriterlere göre, merkezlerde bulunması gereken sertifikalı eğitim almış personelin, 2018 yılına kadar ilk 100 yatak için en az 2, ondan sonraki her 25 yatak için ilave 1 kişi olması gerektiğini anlatan Tontuş, şöyle devam etti:
“Hastane, toplam kapalı alanının yüzde 2’si kadar bir alanını, sağlık turizm departmanına ayırmalı. Bunun dışında, Sağlık Turizmi Koordinasyon Kurulu’nun hazırladığı yazılım programını mutlaka kullanmalı. İnternetten Türkiye’deki hizmetleri araştıran bir kişi, bu yazılım sayesinde doğru yönlendirilebilecek”
Tontuş, hastanın, tedavi için yatırdığı paranın, tedavi bitinceye kadar Sağlık Bakanlığının belirlediği bir yerde bloke olarak duracağını anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çünkü, hastalarımıza güvence vermemiz gerekiyor. Kimi zaman hasta, Türkiye’ye geldiğinde tedaviye gerek olmadığı tespit edildiğinde, para ilgili merkez tarafından alındığında hastaya geri ödeme yapılmasında sıkıntı yaşanabiliyor. Tedavi bittiğinde, yatırılan paranın fazla olması durumunda da taburcu olurken iade yapılacak.