Anestezi Çeşitleri
Genel, bölgesel (rejional) ve lokal olmak üzere üç türlü anestezi yöntemi vardır. Her üç yöntemde de bazı ilaçlar kullanılarak his duyusu geçici olarak ortadan kaldırılır. Bu yöntemler ayrı ayrı uygulanabildiği gibi bazı durumlarda birlikte de uygulanabilir.
Genel Anestezi
Bilinç kaybı veya uyku oluşturularak his kaybının sağlandığı bir anestezi yöntemidir. Burada zannedildiği gibi normal bir uyku söz konusu değildir. Anestezi uzmanın bazı ilaçları kullanarak oluşturduğu ve belli düzeyde bir bilinç kaybı sağlayarak ve hastaları o bilinç düzeyde tutarak gerçekleştirdiği bir anestezi yöntemidir. Hastalar arzu edilen bilinç kaybı düzeyinde tutulduğu sürece -ki buna anestezi derinliği denir- hastalar hiçbir şey duymaz, hissetmezler. Bu dönemde tüm yaşam belirtiler de kontrol altında tutulur. Ya ilaçların damar içine verilmesi veya anestezi yapan gaz niteligindeki ilaçların akciğerlere solutulması ile oluşturulur. Genellikle anesteziye damar yolu ile başlanıp solunum yoluyla devam edilir.
Bölgesel Anestezi
Lokal anestezi ilaçları denen ilaçların duyumları beyine Taşıyan ve ana şebeke olan omurilik içine, onun yanı başına veya duyulan ameliyat sahasından omuriliğe taşıyan büyük ya da küçük çaplı sinirlerin geçtiği yollar üzerine, enjekte edilmesi ile oluşan bir anestezi yöntemidir.
Lokal Anestezi
Lokal anestezi ilacının ameliyat yapılacak doku içerisine enjekte edilmesi sonucu o bölgede dağılmış bulunan sinirlerin duyumları iletmesi engellenerek oluşturulan bir anestezi yöntemidir. Daha çok küçük cerrahi işlemler için uygulanır.
Monitörize Anestezi
Diğer bir yöntemdir. Daha çok ameliyat-dışı endoskopik ve radyolojik incelemeler sırasında hastanın rahatsızlık duymasını veya hareket etmesini önlemek amacıyla uygulanır. Bu yöntemde lokal anestezi ilaçları uyuşukluk sağlamak amacıyla, genel anestezi ilaçları düşük dozda sedasyon sağlamak amacıyla bir arada kullanılır. Bu uygulamalarda hasta genel anestezi alacak gibi hazırlanır ve işlem sırasında genel anestezi alıyormuş gibi yakından izlenir.
Anestezi Yönteminin Seçimi
Bütün cerrahi girişimlerinin genel anestezi ile yapmak mümkündür ama lokal anestezi ile yapmak mümkün değildir. Genelde ağız içi girişimleri, boğazda yapılacak olan girişimleri genel anestezi dışında başka bir yöntem ile yapmak tercih edilmez. Bu nedenler ile önce yapılacak cerrahi girişiminin hangi anestezi yöntemi ile mümkün olacağı konusu anestezi yöntemi seçiminde en önemli rolü oynar. Bazı ameliyatları her iki veya üç yöntemle de yapmak mümkündür. Mesela prostat ameliyatı, kasık fıtığı ameliyatı gibi. Bu gibi durumlarda yöntemi belirleyen ikinci faktör anestezi uzmanının tercihidir. Anestezi uzmanı burada kendi deneyimine ve becerisine en yatkın gelen ve hastanın fizik ve sağlık durumuna (kilosu, genetik yapısı, şişman olup olmaması veya diğer hastalıklarının bulunup bulunmaması gibi) en uygun düşen yöntemi tercih etmelidir.
Bunun dışında hastanın arzusu da anestezi yönteminin belirlenmesinde üçüncü faktör olarak göz önünde bulundurulabilir. Eğer engel yok ise ve koşullar hastanın güvenliğini tehlikeye sokmayacak ise hastanın isteğine uygun olarak anestezi yöntemi belirlenebilir. Bir çok hastada anestezi sırasında bilincin açık olmasının daha güvenli olduğu şeklinde yanlış bir kanı vardır. Oysa anestezi riski açısından lokal anestezinin, genel anesteziden daha güvenli olduğu bugüne kadar yapılan çalışmaların hiç birinde ortaya koyulamamış ve ispatlanamamış, hatta bazen zararlı olabileceğine dikkat çekilmiştir. Bu nedenle anestezi yöntemini seçerken hastanın, hatta cerrahın görüşü alınabilir, fakat son sözü anestezi uzmanına bırakmak ve onun kararına uymak daha doğrudur.
Anestezi Uzmanı ve Ameliyat Ortamı Seçimi
Cerrahi bir ekip işidir. Anestezi uzmanı da bu ekibin çok önemli bir üyesidir. Ekip çalışmasının en önemli avantajı ekibin her üyesinin ameliyatın kritik dönemlerinde uzun süre birlikte çalışma sonucu kazandığı “uyum içerisinde çalışma koşullarının” zaman kaybedilmeden sağlanmasıdır. Anestezi uzmanı cerrahın ne zaman ne yapacağını daha önceden bilir, cerrah da anestezi uzmanının kendisine gereken desteği gerektiği zaman vereceğini bilerek işine dikkati dağılmadan devam eder. Böylece anestezi uzmanı cerraha, cerrah da anestezi uzmanına karşı güven duyar. Anestezi uzmanı bu zor durumdan benim cerrahım rahatlıkla çıkar ve cerrah da bu zor ameliyatta benim anestezi uzmanım bana gereken kolaylığı sağlar diyebilmelidir. Bu şekilde oluşan güven duygusu ameliyatların başarısı için son derece önemlidir. Uyum içinde çalışmaktan bu iş birliği ve güven duygusu anlaşılmalıdır.
Genelde hasta hastalığı nedeniyle baş vurduğunda cerrahını seçmiş olur, fakat anestezi uzmanını henüz tanımıyor olabilir. Hasta ameliyattan önce mutlaka anestezi uzmanı ile tanışmalı, konuşmalı ve ekip üyesi olarak uzmanı benimsemelidir. Anestezi uzmanları da hasta ile olan görüşmelerinde hastanın güvenini kazanmaya özen göstermelidir. Endişelerin ve ikilemlerin çoğunun altında güvensizliğin vatlığı unutulmamalıdır.
Benzer bir durum hastane seçimi için de geçerlidir. Ameliyat ekibi daima alıştığı ortamda alıştığı yardımcılar ile ameliyat yapmayı tercih eder. Burada dikkat edilecek en önemli nokta ameliyat yapılacak ameliyathane ortamı hem anestezi hem de cerrahi açısından ileri teknik olanaklara ve donanıma sahip, deneyimli ve işini bilen yardımcı ekibin yer aldığı bir ortam olmalıdır. Hastalar hekim ve ortam seçiminde bu özellikleri bilemediklerinden kendilerince seçim yapmaya kalkmadan önce açıklanmaya çalışılan özellikleri göz önüne almalıdırlar.