Bebekler yaklaşık beş aylık iken sesler çıkarmaya başlar. Bunlar konuşmadan çok çevresindekilerin, özellikle de annenin çıkardığı sesleri taklit şeklindedir. Anlamlı olabilecek ilk kelimeler ise 8-18 aylar arasında çıkmaktadır. Başlangıçta tek heceli kelimeler şeklinde iken daha sonra birkaç heceli kelimelere geçer. Ancak bunlar yakınları tarafından anlaşılan bir konuşmadır, iki yaşındaki bir çocuk yaklaşık 200 kadar bir kelime dağarcığına ulaşmaktadır. İletişimde konuşmadan önce dilin anlaşılması başlamakta, daha sonra giderek gelişen bir dil kullanımı başlamaktadır.
Çocuklarda dil gelişimi birçok nedenden etkilenmektedir. Birincisi çocuğun ne zaman konuşacağı genetik olarak belirlenmekte ve anne babası geç konuşan çocukların daha geç konuşacağı belirtilmektedir. Anne baba, çocuğa birçok özelliği yanında geç konuşmayı da kalıtım yolu ile aktarabilmektedir. Ayrıca konuşma için gerekli dil, damak, dudak ve dişler gibi ses çıkarma organlarının gelişimi ve becerisi, çocuğun zihinsel gelişimi, beynin yapısal gelişimi ve olgunlaşması yanında fiziksel ve ruhsal durum, sosyal çevre ve etkileşim (özellikle anne bebek etkileşimi) çocuğun dil gelişimini etkilemektedir.
Bebeklerde geç Konuşma
Ruhsal durum açısından konuşma gecikmelerinde zekâ geriliği ya da otizm gibi yaygın gelişimsel bozukluklar ve sağırlık gibi duyu kusurları göz önünde bulundurulmalıdır. Çocuğun konuşma dışında motor ve iletişimin diğer alanlarında da yaşıtlarından geride gelişim göstermesi durumunda zekâ geriliği düşünülmelidir, iletişimin konuşma dışında diğer alanlarında da sorunların olduğu otistik çocuklarda göz teması olmaması, basmakalıp davranışlar, özellikle dönen cansız nesnelerle ilgilenme gibi eşlik eden diğer belirtiler araştırılmalıdır.
Özellikle anne baba ya da bakıcının fazla konuşmayı sevmediği ortamda büyüyen çocuklar isteklerini işaretlerle anlatarak konuşmaya gerek duymamaktadırlar. Yaşıtları ile etkileşime girdikleri kreş ortamında bu çocukların dil gelişimi hızlanmaktadır.
Dil gelişimi, yaşıtlarına göre geri olan çocuklarda belirtilen yapısal ya da ruhsal bozuklukların değerlendirilmesi, dil gelişiminin izlenmesi ve desteklenmesi için uzman değerlendirmesi uygun olacaktır. Çocuk psikiyatrisi, kulak burun boğaz hastalıkları uzmanı, çocuk nörolojisi uzmanları tarafından sorunun farklı boyutları ele alınmakta, gerekli görüldüğünde konuşma tedavisine yönlendirilmektedir.