Aksuvital Ar-Ge merkezinden Gülay Fidaner, yapılan gözenekli olan ve hayvan deneyleriyle çörek otunun antioksidan etkisi olduğunu bildirirken bu özelliği dolayısıyla organlar üstünde oksidatif strese karşısında koruyucu etkinliği olduğu açıkladı.
Aksuvital Ar-Ge merkezinden Gülay Fidaner, Türkiye’de de yetişen çörek otu ile ilgili yapılan araştırmaları ve meçhul özelliklerini açıkladı. Nigella sativa olarak da bilinen çörek otunun 15-30 cm yükseklikte, dallanmış, tüylü, tek takvim otsu bir bitki olduğunu belirten Fidaner, “Tohumlarından faydalanılan bitki Güney Avrupa, Kuzey Afrika, Anadolu ve Batı Asya’da doğal olarak yetişir. Ülkemizde özellikle Afyon, Burdur ve Isparta’da yetiştirilir. İçerisinde 100’den artı kimyasal alaşım içerir. Değişmez yağ, esansiyel yağ asitleri, fitosteroller, glikolipitler ve fosfolipitler yüksek oranda bulunur. aynı zamanda protein, tanen, müsilaj, reçine, saponinler, alkaloidler, çiğ lif, mineraller ve B1, B3, B6 ve C vitaminleri içermektedir” dedi.
Çörek otunun antioksidan etkisinin hücreli ve hayvan deneyleriyle gösterildiğini ve bu özelliği dolayısıyla organlar üzerinde oksidatif strese karşı koruyucu etkinliği olduğunun altını çizen Fidaner, “Bağışıklık sistemini kuvvetlendirici ve düzenleyicidir. Kansere aleyhinde koruyucu etkisi olduğunu ve tümör oluşumunu azalttığını bildiren çalışmalar vardır. Ayrıca alerjik rinit, bronşiyal astım ve atopik dermatit rahatsızlığı olan 152 hastaya 40-80mg/kg/gün dozda çörek otu yağı kapsülü verilmiş ve çalışma sonucunda çörek otu tohumu yağının alerjik hastalıkların tedavisinde muavin casus olarak kullanılabileceği açıklanmıştır. Sindirim sistemi bozukluklarında yaygın bir şekilde kullanılan çörek otu tohumlarının sulu ekstresiyle yapılan bir çalışmada ise mide suyundaki asit oranını azaltarak ülsere karşısında koruyucu etki gösterdiği bildirilmişitir.” ifadelerini kullandı.
Ar-Ge uzmanı Fidaner, çörek otunun hipoglisemik etkisini araştıran hayvan deneyleri ve klinik araştırmalar yapıldığını söyleyerek, “Gönüllülerin kullanıldığı bir çalışmada, 1gr çörekotu günde iki defa ağız yoluyla gücenmiş, 2 hafta daha sonra kan glikoz seviyelerinde azalma gözlenmiştir. Geleneksel olarak romatizmada kullanılan çörek otunun antienflamatuar etkisi bilimsel çalışmalarda kanıtlandı. Antibakteriyel ve ağrı kesici etkilerinin gösterildiği deneyde kullanılan çalışmalar da bulunuyor. İnsan sağlığı üstüne çoğu faydası ve koruyucu özelliği yer alan çörek otu tohumu yağını kapsül formunda veya yağ olarak salatalarınızda günlük beslenmenize ekleyebilirsiniz” biçiminde konuştu.
Çörek otunun tohum ekstreleri ve bileşenlerinin toksik özelliğinin düşük olduğunu bildiren Fidaner, “Gebelik sırasında kullanılmamalıdır. Emrindeki etkileri ve tatbik süresiyle ilgili herhangi bir kayıt bulunmamakla birlikte 2 aydan artı süreyle kullanılmaması gerekir.” şeklinde sözlerini tamamladı.