Kabızlık, pek çok kişinin başına gelen sağlık sorunlarından bir tanesi olarak bilinmektedir. Günümüzde bilgisayar başı işlerin de sıkça yapılması sebebiyle, kişiler hareketsiz kalmaktadırlar. Şehirler büyüdükçe, yürüyerek gidilen yerlerin mesafesi uzamakta; ve araç kullanımı ile hareketler azaltılmaktadır. Bunun yanısıra, iş yoğunluğu ve yapılan diyetler ile sağlıksız bir beslenme şekli de kabızlığa zemin hazırlayan durumlar arasında yer almakta; ve kabızlığın, neden bu kadar gündemde bir sorun olduğu daha çok akla yatmaktadır.
Dışkılanma işlemi, haftada üç seferden az olursa; ve günde üç seferden fazla olursa tehlike durumu ortaya çıkmaktadır. Kabızlık, ıkınarak; ve kuru parçalar halinde dışkılanma hali olarak tanımlanmaktadır. Haftada üç seferden az dışkılanmak da kabızlık olarak tanımlanabilmektedir. Normal bir dışkılanma işlemi şu şekilde gerçekleştirilir: besinler ince bağırsaklarda sindirilir; sindirilmeyen besinler ise kalın bağırsağa aktarılır; suyu alınan besinler, dışkı için yavaş yavaş itilmeye başlanır. Ancak bazen itilmez; ve kalın bağırsakta kalan dışkı, her geçen zamanda biraz daha kuruyarak hareket etmesi daha zor hale gelir. Bu durumda da kabızlık ortaya çıkar. Kabızlık özellikle ilerleyen yaşlarda artmaktadır. Bunun sebebi ise, dışkılanmanın sayısı arttıkça, kasların zayıflaması; ve dışkının itilmesinin daha güç hale gelmesidir.
Kabızlığın en çok sık rastlanan nedenleri
Kabızlığın nedenlerine baktığımızda, herşeyden önce, çok az sulu ve lifli gıdaları tüketmemek olduğunu görürüz. Yüksek miktarda kafein ve alkol de kabızlığın nedenleri arasında sayılmaktadır. Aynı zamanda, uzun süreli yatakta kalmak; ve çok az hareket etmek de, bağırsaklarda hareket azlığına neden olur; ve kabızlığın nedenleri arasında sayılır. Tiroid bezi sorunları yaşayanlar ile, depresyon hastalıklarına maruz kalanların da kabızlığa neden olmasının yanında, bağırsaklarda tıkanma, daralma, tümör oluşumu, divertikülit alzeheimer, omur ilik zedelenmesi gibi sorunlarla baş edenlerde de görülen kabızlık, bazı hastalıkların tedavi yöntemlerinde kullanılan ilaç alımları ile de tetiklenebilir.
Kabızlığı önlemenin; en azından azaltmanın ise bir kaç yolu bulunmaktadır. Dışkının kurumaması açısından, günde en az 8 bardak su içilebilir; kafein ve alkolden uzak durulmalıdır. Dünya sağlık örgütü günde alınan su miktarının bir bölümünü meyve ve sebzelerden alınmasını öneriyor. Lifli gıdalar bol miktarda tüketilmelidir. Bununla birlikte sık sık egzersiz yapmak da önemlidir. Kabızlık için önerilen ilaçları gereğinden fazla kullanmamak gerekir. Özellikle yenilmesi gereken yiyecekler: meyve, sebze, tahıl ürünleri, kuru baklagillerdir.
Kabızlığın giderilmesinde lifli gıdalar tüketilmesi önemlidir demiştik.
Bu lifli gıdalar ise hepimizin iyi bildiği kayısı, incir, erik gibi posası yüksek olan gıdalar diğer bir yiyecek ise kepektir. Yoğurtla karıştırılıp yenilebilir. Armutta kabızlık için iyi gelen bir meyvedir. Elmada armut kadar olmasa da kabuklu olarak yenildiğinde kabızlığı giderilmesinde etkilidir.
Çiğ yenen meyvelerin posası yüksek olur. Çilekte bile diğerleri kadar olmasada lif bulunuyor.
Hamile bayanlar kabız olduklarında ıkınmak bebeğe zarar verirmi?
Bağısakları kasan ilaçlar rahimide kasıyor. Bu nedenle doktorunuza danışmadan ilaç kullanmamanız gerekir. Doktorunuzun önerisi doğrultusunda bebeğe ve size zarar vermeyecek müshil kullanılabilir.