ama görece önemsiz kalp ritmi bozukluklarından kaynaklanır. Genellikle bir zorlanma, uyarılma ya da alkol, kahve, sigara içmeden sonra ortaya çıkar. Çoğu durumda kalple ilgili organik bozukluklara değil, ruhsal bozukluklara bağlıdır. Örneğin kalp nevrozunun en önemli belirtisidir. Çarpıntı duygusu “kalbin bilincine varmak” biçiminde tanımlanabilir; kalp atımları bütünüyle normal olsa bile kişinin bu atımları duyumsayarak aşırı önemsediğini gösterir. Bu duygu otonom sinir sisteminde sempatik sinirlerin düzensizlikleriyle ilişkilidir. Aşırı duyarlı, çabuk uyarılan kişilerin ruhsal durumu sürekli değişir; eleştiri, akıl yürütme ve karar verme yeteneklerini de etkileyen bu durum vücut-larıyla ilgili gözlemlerine çok belirgin olarak yansır.
Aşırı zorlanmasa-lar bile kalp atımlarının hızlandığını ve düzensizleştiğini duyumsarlar. Zamanla bu durum yinelendikçe önemli kalp rahatsızlıkları olduğuna inanırlar. Kalbin ritmi ve çalışması bütünüyle normal olmasına karşın, bu organa karşı duyarlılıkları arttığından çarpıntıdan yakınırlar. Oysa gerçek kalp hastaları, kalp atım hızındaki değişikliklere normal kişilerden çok daha az duyarlıdırlar.
Kalpte Ritim Bozukluğu Nedir ?
Ritim bozukluğu kalp atımlarının bir dakikada hep aynı sayıda ve düzenli olması gerekirken düzensizleşmesidir. Kalp atım sayısının artması ya da azalması biçiminde ortaya çıkabilir.
Ekstrasistol (ek atım) gibi çarpıntı duygusu veren bazı ritim bozuklukları pek önemli değildir. Ama ritim bozukluklarıÖnemli hastalıklann belirtisi de olabilir. Örneğin karıncık fibrilasyonu (titreşme), zamanmda önlem alınmazsa ölümle sonuçlanabilir..