Lösemi, leukemia;
Lösemi kan hücrelerinin kanser hastalığına yakalanmasıdır, Burada akyuvarlar sürekli çoğalırlar. Buda gelişim ve yayılım şekli olarak ikiye ayrılır ve bunlara kronik ve akut lösemi denir. Akut lösemide akut lenf lösemisi (ALL) ve akut miyeloid (kemik iliği hücresi) lösemi (AML) olmak üzere ikiye ayrılır. Lenfozitler lenfbezleri, kemikiliği, dalak ve karaciğerde üretilir ve bunların sadece % 5 ?i kanda bulunur, % 95?i ise bu organlarda depolanmıştır. Lenfozitlerin tam oluşmadan (olğunlaşmadan) görev yerine gönderilir, fakat olğunlaşmadığından hiç bir işe yaramaz ve immün zafiyeti ortaya çıkar. ALL genelikle çocuklarda görülen bir kan kanseri türüdür. Genelikle 4 yaşından ihtibaren ALL görülür ve 100.000 kişide bir kişide ortaya çıkmaktadır. AML kemik iliğinin hücrelerinin bir önceki yapısı olan miyelositler (myelocyte) yabancılaşması sonucu ortaya çıkan bir kanser türüdür. Akut miyeloit lösemi genelikle yetişkinlerde görülür ve yaş ilerledikce daha sık görülür. İstattisliklere göre 100.00?de 15 kişi kan kanserine yakalanır .
Löseminin sebepleri.
Kan kanseri ortalama 100-120 gün yaşarlar, bu nedenle sürekli üretilmesi gerekir. Kan hücreleri kemik iliği tarafından yapılır ve bu kan yapıcı hücreler kemik iliği içinde dağılmış olan ana hücreler (mastcell) ve ön anahücreler tarafından üretilirler. Lenfozit hücreleri olğunlaştıktan sonra kana geçer, lösemili kişilerde ise genetik yapı bozukluğundan lenfozitler olğunlaşmadan kana geçer. Hiçbir foksiyonu olmadan bu hücreler sağlıklı hücrelerin çalışmasıda zorlanır. Yapısı bozulan bu hastalıklı hücreler sağlıklı hücreleri tahripeder ve onların yerini alır. AML yani akut miyeloid (kemik iliği hücreleri) lösemide ise kötü huylu ilik hücreleri sağlıklı ilik hücrelerini tahrip ederek onun yerine geçer.
Löseminin en önemli sebepleri:
1-) Çevre kirliliği; kimyasal ilaçlar, pestizitler, herbazitler
2-) Radiyoaktif ışınlar (atom santırallarının çevresi)
3-) Genetik bozukluklar
4-) Kemoterapi
5-) Virüsler
Löseminin belirtileri:
1-) Aşırı dermansızlık (iş gücü kayıbı )
2-) Düşmeyen ateş
3-) Yorgunluk
4-) Gece terleme
5-) Zayiflama
6-) Sloğunluk
7-) Kalp çarpıntısı
8-) Nefes darlığı
9-) Baş dönmesi
10-) Karaciğer-, ve dalak şişmesi
11-) Deride döküntü ve küçük kırmızı kanama noktaları
12-) Lenfozitlerin diğer kann hücrelerinin dışladıkları ve tahrip ettikleri için kanamalar kolay kolay durmaz.
Löseminin teşhisi:
Yukarıdaki belirtilerin görülmesi halinde doktor tarafından kan testi ve kemik iliğinin muayenesi gerekir. Kemik iliği punksiyonu (kemik iliğinin alınması) leğen kemiğinin arkasından bir noktadan alınır. Bu işlem sırasında yetişkinlerde lokal narkoz ve çocuklarda tam narkoz uygulanır.
Löseminin tedavisi:
Akut lösemide ne kadar erken teşhis konur ve ne kadar erken tedaviye başlanırsa, başarı şansıda o oranda büyük olur. Ortodoks tıp?ta kemoterapi uygulanır ve bu 4 ana blok ve 1-2 yıl korunmak için kemoterapi uygulanır. Lösemi hemen beyine ve omuriliğe ulaştığı için kafatsınıada ışın tedavisi uygulanır. Kemoterapi ile beyin ve omuriliğe kanserli hücrelerin yayılması büyük oranda önlenebilmektedir. Akut miyloidik lösemide (AML) önce giriş tedavisi, sonra ana tedavi ve nihayet korunma tedavisi uygulanır. Bütün bu tedavi yöntemleri kemoterapi ile yapılır ve en az bir yıl bu tedavi sürer. Kemik iliği veya kandan eldeedillen ana hücreler (mastcell) transplantasyonu ile sağlıklı hücrelerkazanılır. Bu sağlıklı hücrelerin çoğalması ile kanser önlenir. Kemik iliği veya ana hücre trasplantasyonu ile yapılan tedavilerde büyük başarılareldeedilmş ve yan tesileri eskisine göre azaltılmıştır. Kemotepinin yan tesirlerini azaltmak ve immün sistemini güçlendirmek için yardımcı olaralçörekotu ve ZYEpreparatları, Gökçek Tonik veya Gökçek İksiri kulanılır. Gökçek Tonik’den günde 5 defa 100-150 ml alınırsa buda sindirim sistemini güçlendirir.
Bağırsak florası ve kılcal kan dolaşımı sağlıklı yaşayabilmek için çok önemlidir. Çünkü vitamin, mineral, aminoasit, enzim, glikoz, vb, besleyici maddenin hazırlanması, hücrelere ulaşması ve de mikroplarla mücadele eden makrofaj, T ve B- Hücreleri gibi savunma mekanizmalarının hücre aralarında dolaşması buna bağlıdır.Tabii doğru beslenirseniz tedavi sürecide o oranda kısalır. Asla peynir yememeli, çünkü asidoza ve iltihaplanmaya sebep olur.Siyah çay, kahve ve kola içilmemeli, çünkü bağırsakları kurutur ve vitamin, mineral ve aminoasitlerin alımını (absorbesini) önler.Alkol ve sigaranın zararları belli kanser, damarların yağlanması vb, artı uzun süre bira içilirse cinsel ikdidarsızlık ve hatta kısırlığa sebep olmaktadır.Sucuk salam sosis gibi et mamullerine 5-6 ay ara vermek gerekir (sade temiz et az yenilebilir) çünkü asidoza sebep olmaktadır.Bu da birçok hastalığın ana kaynağıdır.Akşam yemeği yerine yoğurt, meyve veya salata yenilebilir veya sebze çorbası içilebilir.Hayvansal besinler, patates, tahıl (beyaz pirinç), bakliyat ve hamurlu yiyecekler, özelikle de tatlılar akşam yenirse tam sindirilmez ve zamanla problemlere sebep olur.Ne kadar beyaz pirinç, patates, hamurlu yiyecekler, tatlı yiyecek ve içecekler, o kadar yağ oluşturur.Çünkü nişasta glikoza (şekere) dönüşür, şekerde yağa dönüşerek vücutta depolanır.Şeker ve antibiyotikler bağırsak mantarları çoğaltır, mantarlar ise her türlü hastalığı tetikler.Tatlı deyince akıla baklava, çikolata, dondurma vs gelir, kavun, karpuz ve üzümde tatlıdır ve bunlarda mantarı tetikler, çünkü aşırı şeker içeriler.