Miyokard enfarktüsü kalbi besleyen damarlarda ani olarak tıkanmaya bağlı olarak gelişir. Kalp özellikle sağ ve sol koroner damarlar ve bunların dalları tarafından beslenir. Her bir dalın daha alt dalcıkları vardır. Eğer dalcıklardan birisi tıkanırsa olay fazla büyümeden önlenir. Büyük damarların birisi tıkanmışsa hastanın yaşamını tehlikeye sokacak olaylar gelişir. Kalbin bir bölgesine kan gidememesi kalp kasının beslenmemesine ve bir bölgenin tahrip olmasına yol açar. Buna enfarktüs adı verilir. Kalp kasının bir bölgesinin tahrip olması kalbin pompa görevini yerine getirmesini kısıtlar ya da tümüyle engeller. Tümüyle engellediği takdirde hasta yaşamını kaybeder. Özellikle orta ve ileri yaşlardaki erkeklerde görülmektedir. Aşırı yorgunluk, stres, gerilim, aşırı sigara kullanma gibi etkenler sorumlu tutulmaktadır. Ağrı kolaylıkla tanınabilecek kadar şiddetlidir. Batıcı ve sıkıştırıcı tarzdadır. Sol kol, boyun ve çeneye yayılır. Ağrının yanı sıra bulantı, kusma, soğuk terleme, gittikçe artan bir tedirginlik, baş dönmesi ortaya çıkabilir. Önlem alınmadığı takdirde hastanın durumu saat saat kötüleşir. Miyokard enfarktüsü başlar başlamaz önce ağrının derhal dindirilmesi gerekir. Aksi takdirde ağrıya bağlı olarak vücutta meydana gelecek değişiklikler hastanın durumunun daha da kötüleşmesine yol açacaktır.
Tıkanan damarların beslediği bölgeler büyükse ani kalp yetmezliği ve şok gelişerek ölüme yol açabilir.
Miyokard enfarktüsünün iyileşmesi aylarca sürer. Hastanın bu dönem içerisinde çok dikkat etmesi gerekir. Kalbe Bağlı Ağrılardan Kaçınmak için Önlemler
Koruyucu önlemlerin alınması kalp krizi ve anjina pektorisin önlenmesi için önemlidir.
Hasta şişmansa kilo vermesi ve belirli bir kiloda sabit kalması gereklidir. Tereyağı, yağlı yiyecekler, peynir, süt, krema- kırmızı et gibi yiyeceklerin yanı sıra yumurta, karaciğer, dondurma gibi yüksek kolesterol içeren yiyeceklerden kaçınılması gerekir.
Bunların yerine taze sebze, meyve, fasulye gibi yiyecekleri tercih etmek gerekir.
Hekime danışarak bazı günler egzersizleri düzenli olarak yapmak gerekir. Kalp hastanın kendini tamamen kısıtlaması dolaşım sistemi üzerinde ters etki yapacaktır. Ancak bu egzersizler hastayı yoracak düzeye ulaşmamalıdır.
Hastanın içiyorsa sigarayı kesinlikle bırakması gerekir.
Hasta stresli bir yaşam içinde ise, üzerinde gerektiğinden fazla sorumluluk varsa, en azından bir süre için ara vermek zorundadır.
Miyokard enfarktüsünün birinci sefer iyileşmesi bir daha olmayacağı anlamına gelmez. Hastanın birinci krizi bir uyarı olarak kabul edip yaşamını ona göre düzenlemesi gerekir.